Üyelik gerekmez, rumuz belirleyip
"Sohbete Giriş`e" tıklamanız yeterlidir.
Türkçe mIRC sohbet programını bilgisayarınıza
yükleyerek hızlı sohbete hemen başlayabilirsiniz.
programı buradan yükleyin
admin | 22 Ağustos 2010
Genel Kategorisindeki Yazı 528 Kez Okundu, 4 Yorum Yapıldı.
Bu gidişle, utanmaktan utanan bir nesil gelecek!
“Utanmıyorsan, dilediğini yap!” ikazını, bütün büyükler tekrarlamışlardır. Çünkü insanın en güzel süsü, utancından dolayı, yüzünün kızarmasıdır. Efendimiz de (s.a.v); ”
Hayâ imandandır” buyurmuştur.
İnsan, utanma duygusunu doğuştan getirir ama imanla korur ve geliştirir. Bütün güzellikler gibi, utanmanın, iffetin, hayânın da kaynağı imandır ve bu sebeple de kadın erkek herkesin asıl değeri, doğru bir biçimde Allah’a(c.c.) ve ahirete inanmaktadır.
İslam imanı, bütün mensuplarını iffete ve edebe çağırır.
Allah(c.c.) tarafından her an görüldüğünü ve gözetildiğini bilen bir insan, yaptıklarından hesap vereceğini de bildiği için elbette ki kendisi için çizilmiş sınırlara uyar; nerede durması gerektiğini, nerede serbest olduğunu hep hesaba katar. Çünkü dünya hayatının sonunda kurulacak olan en büyük mahkemede, her halinden dolayı sorgulanacak ve en küçük iyiliğinin de, en küçük kötülüğünün de karşılığını mutlaka görecektir.
”O, Allah’ın(c.c) kendisini gördüğünü bilmez mi?” (Alak / 14)
“Şüphesiz Allah(c.c.), sizin üzerinizde her şeyi görüp gözetendir.” (Nisa / 1)
“Nerede olursanız, O sizinle beraberdir.” (Hadid / 4) Görürcesine bir Allah(c.c.) imanı ve Allah (c.c.)tarafından görüldüğüne kesin olarak inanmak, iffetli olmayı doğurur. Böyle bir mü’min, sürekli Cenab-ı Hakk’ın nazarına muhatap olması itibariyle hayâda, iffette, edepte derinleşir, kesintisiz bir temkin üzere yaşar.
Güzeller Güzeli (sav) şöyle buyurur: ”
Allah’a(c.c.) karşı olabildiğince hayâlı davranın! Allah’a(c.c.) karşı gerektiği ölçüde hayâlı olan, kafasını ve kafasının içindekileri, midesini ve midesindekileri kontrol altına alsın. Ölüm ve çürümeyi de hatırından uzak tutmasın. Ahireti dileyen, dünyanın sûrî güzelliklerini bırakır… İşte, kim böyle davranırsa, o Allah’tan(c.c.) hakkıyla hayâ etmiş sayılır.” Ayıplanan şeye düşme korkusuyla, insanda hâsıl olan değişim, durum ve tavır, hayâdır.Kaynakwh:
İnsan bu duygusuyla, kötülüklerden ve çirkinliklerden uzak durur.
Tabii ki hayâ, kadın erkek her mümin içindir. Ancak yapı ve yaratılışları gereği, kadınlara daha da yakışan bir güzelliktir. Ebu Said el-Hudri der ki: ”
Resulullah (sav) çadırdaki bakire kızdan daha çok hayâ sahibi idi. Hoş olmayan bir şey görmüşse, biz bunu yüzünden hemen anlardık.” (Kütüb-i Sitte, c.17, s.609–611)
Efendimiz, hayâyı ahlakımızın özü olarak tarif etmiştir: “Her dinin kendine has bir ahlakı vardır. İslam’ın ahlakı ise hayâdır.” Hayâ, sadece kadınlara mahsus değildir. Mesela Hz. Osman (ra), hayâ timsali olarak tanınmış bir mübarek zat idi.
Hayânın en önemli sonucu, fevkalade iffetli, edepli ve namuslu olmaktır.
Kutsal’ın olmadığı yerde, utanmak; utanmanın olmadığı yerdede,
iffet, edep, hayâ barınamıyor. Laikçi bir bakış açısından, sağlam
bir ahlak, edep, hayâ, iffet anlayışı doğmuyor.
Ekleyen:Ferda
Mobil sohbet sitesi olarak hizmet veren sitemiz siz değerli kullanıcılarımıza tamamen ücretsiz bir şekilde sohbet ve chat imkanı sunmaktadır. Siz değerli misafirlerimiz sohbet odalarımızın genel kurallarını dikkate alması önemle rica olur
Sitemiz 18 Yaş kullanıcılarımız için uygundur. Sitemiz de online süreleri yüksek kullanıcılarımıza çeşitli ödüller verilmektedir. Sesine güvenen kullanıcılarımız Dj Radyo yayıncısı olabilirler. Yetkili olmak istiyen kullanıcılarımız #OperHelp kanalımıza giriş yapabilirler.